Bu bölümdeki metni inceleme sürecinde heykeltıraş mermere ne ise öğretmen de çocuğa odur konulu kompozisyon yazarken kısaca fikir alabilirsiniz.
Öğretmen çocuklar işçin mermeri işleyen, ona şekil veren heykeltıraş gibidir. Çünkü çocuklar öğretmenin huzuruna bomboş bir sayfa gibi geliyor. Bu sayfanın içini doldurmak, onu istediği gibi eğitmek, ona güzle davranışlar kazandırmak öğretmenlerin işidir. Bu nedenle öğretmeni bir sanat ustası olarak görmek mümkündür.
Bir mermeri işleyen heykeltıraş onun güzelce ve istediği gibi şekil alması için uzun uğraşlar gösterir. Onun bu işi ustalık ve incelikle yapması tam anlamıyla sabır küpü olması denktir. Çünkü mermerin kıvam alabilmesi ince bir iştir. Ayrıntısı falan çok olunca zamana yayılmasını beklemek sabır gerektirir. Fakat sonunda buna değer. Yani heykeltıraş bu işi yaparken çok emek verir, yorulur ama sonunda istediğini alır.
Öğretmenler de heykeltıraş gibi bir özeliğe sahiptir diyebiliriz. Eğitim işi, öğrencinin istenilen davranışı kazanma süreci de oldukça uzun olunca her iki mesleği yapan da bazı ortak özelliklere sahiptir. Mesela çok emek vermek, sabırla beklemek, bu işin sonunda meyvesini almak ve yorucu olması gibi etkenler her iki mesleği yapan kişililerin sahip olduğu ortak yönleridir. Dolayısıyla öğrencinin istenilen düzeye gelmesi için belli bir zaman geçmesi gerekiyor. Mermer için de aynı durum söz konusu olunca heykeltıraş öğretmene benzetilir.
Öğretmenler öğrenciye gerekli davranışı kazandırmak adına çok çaba sarf eder. Onun okula ilk geldiğinde işlenmemiş bir mermer gibi olduğunu, boş bir kağıdı andırdığını bilir. Bir şeyler öğretmeden önce öğrenciyi o seviyeye getirmek gerektiğinin farkındadır. Bütün bunlar hemen bir anda olmayacağı için uzun bir süreçte gerçekleşir. Bu süre zarfında da öğretmen de epey sabırlı olmalıdır. İşte bu yüzden heykeltıraş mermer için ne ifade ediyorsa öğretmen de öğrenciye odur sonucuna varırız.
Labels:
Kompozisyon