Bu bölümdeki metnin içeriğini inceleyerek yalancının mumu yatsıya kadar yanar atasözü ile ilgili kompozisyon yazısı için kısaca fikir alabilirsiniz.
İnsanlar yalanı bazen durumu kurtarmak için bir çare olarak görse de bunun kimseye bir faydası yoktur. Yalanın her türlüsü kişiyi rezil eder. İnsanlar geçici olarak söyledikleri yalanı bir kurtuluş reçetesi olarak görürler. Bazı durumlarda yalan söylemeyi bir çareymiş gibi düşünürler. Halbuki söylenen her yalan bir müddet sonra etkisini yitirir. Çünkü zamanla gerçek ağırlığını hissettirecektir.
Bir insan kötü bir şey yapar. Gerçeği kimselerin öğrenmesini istemez. Bu yüzden yalan söyleyerek doğruların üstünü örtebileceğini düşünür. Oysa gerçekler her koşulda yalandan daha etkilidir. Örneğin ileri sürülen yalan gerçekleri geçici bir süre gizleyebilir. Buna pek de aldanmamak lazımdır. Çünkü yaşanmış veya doğru olan bir şey er geç kendini belli eder. Yalancı durumundaki kişi her ne kadar vaziyeti saklamak için kırk takla atsa da sonuna kadar bu durumu götüremez. Eninde sonunda söylediğinin yalan olduğu ortaya çıkar. O nedenle yalanın aldatıcı dünyasına pek güvenmemeliyiz.
Mesela sınavlarda düşük not alan bir öğrenci kendisine kızacaklarını düşünerek korkudan durumu saklamaya çalışır. Hatta notlarının oldukça iyi olduğuyla ilgili evdekilere yalan söyler. Ancak bu yalan çok uzun sürmez. Karne günü gelip çattığında aslında her şeyin kuru bir yalandan ibaret olduğu anlaşılır. İşte yalanın arkasına saklanıp iş yapmamak gerekiyor.
Sonuç olarak yalana sığınırsak yarı yolda kalırız. En iyisi meselenin aslını baştan söylemek, itiraf etmektir. İnsan söylediğinin yalan olduğu anlaşıldığında yüz kızartıcı hale düşer. O andan itibaren artık ne anlatsa da kimse ona inanmaz. Zira insanların güvenini kaybetmiştir. Dolayısıyla yalanı bir kurtuluş reçetesi olarak görmemeliyiz.