Bu bölümdeki hiç kimse duymak istemeyen biri kadar sağır olamaz cümlesi ile ilgili kompozisyon yazısını inceleyerek fikir alabilirsiniz.
İnsanlar işine gelmediği konuları dinlememek için gerektiğinde sağır gibi davranır. Çünkü o konular çıkarlarına aykırıdır, hoşuna gitmez. Bu da onu duymamazlıktan gelmeye neden olur. Menfaatlerimize yarayan şeyler konuşulunca dikkat kesiliriz ama bizim için faydası olmayan, hatta yolumuza taş koyan konular dillendirildiğinde bilmemezlikten gelir gibi sağır rolü yaparız. Bu tür şeyler aslında hiç hoş değildir ama bazıları böyle davranabiliyor.
İnsan bazı şeyleri görmezden geldiği gibi duymak da istemez. Duymak istemediği şeylere kulağını kapatır. Yani anlatılanları, kendisine söylenenleri işittiği halde sağır gibi davranarak duymamazlıktan gelir. Çünkü bu sözler işine gelmiyordur. Aslında böyle bir tutum sergilemek karşıdaki insanı yok saymak gibi olduğundan saygısızcadır.
Bahsi geçen konu ne olursa olsun karşımızdaki kişiyi dinlemek bir erdemdir. Her ne kadar onun söylediği sözler hoşumuza gitmese de saygıdan ötürü dinlememiz gerekir. Ha yaparsınız yapmazsınız, o size kalmış ama en azından konuşan kişiye saygısızlık etmemiş olursunuz. Mesela sevmediğiniz biri karşınızda konuşuyor olsa onun ne dediğinin sizin için bir önemi yoktur. Mecburen buna katlanma zorunluluğu vardır. Bir toplantıda veya gevezeliğinden ötürü sesini bile duymak istemediğiniz bir insanın konuşmasında onu dinlemek size işkence gibi gelebilir. Ne söylerse söylesin umurunuzda olmayabilir. Ona karşı sağır olmayı seçersiniz. Çünkü duymak istemeyen tarafsınız ve sağır gibi davranırsınız.
Sonuç olarak biri bize bir şey anlatıyorsa onu dinlemek lazımdır. Bizler çıkarlarımıza uymayan, sinirimize dokunan, canımızı yakan, işimize gelmeyen şeylere karşı sağır olmayı severiz. Bu tür şeylerle günlük hayatta sıkça karşılaşıyoruz. Fakat böyle bir tavır almak son derece yakışıksızdır. Önemli olan karşımızdaki kişiye ayıp etmemek için onu dinliyormuş gibi görünmektir.
Labels:
Kompozisyon